17 Ağustos'un 20. yılı: İstanbul depreme hazır mı?

1999 depreminin üzerinden 20 yıl geçti. Aynı fay hattı üzerinde bulunan İstanbul’da 7.2-7.4 büyüklüğünde yeni bir deprem bekleniyor. Ancak şehir buna ne binalar ne de deprem sonrası için alınan önlemler açısından hazır.

17 Ağustos'un 20. yılı: İstanbul depreme hazır mı?

1999 depreminin üzerinden 20 yıl geçti. Aynı fay hattı üzerinde bulunan İstanbul’da 7.2-7.4 büyüklüğünde yeni bir deprem bekleniyor. Ancak şehir buna ne binalar ne de deprem sonrası için alınan önlemler açısından hazır.

17 Ağustos'un 20. yılı: İstanbul depreme hazır mı?
17 Ağustos 2019 - 14:39

Merkez üssü Gölcük olan deprem, Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde meydana geldi. Aynı fay hattının devamı ise batıda İstanbul'dan geçiyor. 1999 depreminde, resmi verilere göre 17 bin 480 kişi yaşamını yitirirken 21 bin 781 kişi yaralandı. 7.4 büyüklüğündeki deprem, 505 kişiyi engelli, 285 bin 211 kişiyi de evsiz bıraktı.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Nusret Suna, geçen 20 yılda depreme önlem almak bir yana alınan tedbirlerde geriye gidildiği görüşünde. DW Türkçe’ye konuşan Suna, deprem sonrası oluşturulan Ulusal Deprem Konseyi'nin lağvedildiğini, konseyin aldığı Deprem Şurası kararlarının da yok sayıldığını hatırlatıyor.

1999'da alarm verildi

1999 depreminden sonra İstanbul'da 30 sene içinde her an deprem olabileceği açıklandı. Beklenen Marmara Depremi'nin olma olasılığı yüzde 62 olarak ilan edildi.

DW Türkçe'ye konuşan Yer Bilimleri Profesörü, Bilim Akademisi Üyesi Naci Görür'e göre olası depremin büyüklüğü 7.4’ün üzerinde olabilir. Görür, ilk başta kırılacağı öngörülen hattın Silivri açıklarından Adalar'a kadar olan kesim olduğunu söylüyor.

Eğer bu hat kırılırsa en az 7.2 büyüklüğünde deprem olacak. Fay hattının Adalar'ın güneyinde olan bölümü kırıldığı takdirde de 7 büyüklüğünde bir deprem bekleniyor. Ancak Naci Görür, bu ihtimali zayıf buluyor. İki hattın bir arada kırılması ise 7.4 veya üzeri bir depreme yol açacak.

Depremin şiddeti ise yeryüzündeki yapıların ve insanların depremi ne kadar hissettikleri şeklinde ifade ediliyor. Görür'e göre fay hattının kuzey ve güneyindeki 10-15 kilometrelik alan olası depremden çok şiddetli etkilenecek. Silivri açıklarından Adalar'a kadar olan kesimi kapsayan bu bölgede şiddet 10 veya üzerinde hissedilebilir.

Mühendislik hizmeti almamış, denetim ve gözetimden uzak yapılmış binalar İstanbul için en büyük tehlike olarak görülüyor. Nusret Suna, kentsel dönüşümün en riskli ilçelerden başlamadığı, imar barışının ise denetimsizliği artırdığı görüşünde. Bunun en önemli örneklerinden biri Kartal’da imar barışından yararlanan bir binanın çökmesi. Şubat 2019'da çöken binada 21 kişi can vermişti.

Suna, imar barışı çıktığı sırada dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'nin sözlerini hatırlatıyor. Özhaseki, Türkiye'de 20 milyon konut olduğunu, bunun yaklaşık yüzde 60'ının ruhsatsız olduğunu söylemişti. Bu binaların deprem güvenlikleri olmadığına işaret eden Suna, imar barışının mal sahibi beyanına göre yapılmasının da problemli olduğu görüşünde. İmar barışına göre mal sahibi 'benim binam depreme güvenlidir' dediğinde yapı kayıt belgesini alabiliyor.

YORUMLAR

  • 0 Yorum