Bilirkişi, Erdoğan imzalı değişikliğe 'Kamu yararına uygun değil' dedi

Danıştay 6. Dairesinin atadığı bilirkişi heyeti, Aydın'ın turistik ilçelerinden Didim'in Manastır Koyu'ndaki 70 hektarlık alanın, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın talebi, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın imzası ile yüksek yoğunluklu yapılaşmaya açılmasının, kamu yararına uygun olmadığına oy birliği ile karar verdi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti  Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla Didim'de kentin ana gelişim kararlarına aykırı olarak uygulamaya konmak istenen, yüksek oranda ayrıcalıklı inşaat hakkı tanıyan imar değişikliği ile ilgili bilirkişilerin hazırladığı rapor, Didim'de sevinçle karşılandı.

İmar değişikliğinin Didim'in gözde kıyı bölgesi olan Manastır Koyu ve yakın çevresinde yüksek yoğunluklu yapılaşmaya neden olacağını belirten Didim Derneği'nin açtığı dava çerçevesinde raporunu hazırlayan bilirkişi heyeti, raporu mahkemeye sundu.

Şehircilik konusunda uzman 3 kişiden oluşan heyet, Erdoğan'ın imzasıyla yapılan değişiklikle ilgili; “Kamu yararını gözeten bir yaklaşımı ortaya koyacak ve plan değişikliğinin gerekçesinin kamu yararı olduğunu öne sürecek teknik ve nesnel gerekçelere dayandırılmadığı, bu açıdan kamu yararına uygun olmadığı sonucuna varıldı” ifadelerini kullandı.

“KAMU YARARI ÖN PLANDA TUTULMAMIŞ”

Didim Derneği'nin “Didim'in kaderi bir kararname ile değiştirilmek isteniyor” ifadelerini haklı çıkaran bilirkişi heyeti, yapılan değişikliğin kamu yararına olmadığı ile ilgili şu tespitleri yaptı;

* İmar planı değişikliği ile getirilen yapılaşma kararları 1/25 ölçekli Çevre Düzeni Planı kararları açısından uygun değil.

* Değişiklik için hiç bir kurum ve kuruluşun görüşü alınmamış. Yapılan değişiklikler yeterli teknik, nesnel ve bilimsel analizlere dayandırılmamış.

* Dava konusu planlama bölgesinde yer alan korunması gerekli kültür varlığının niteliğini zedeleyici plan kararları alınmış.

* Yoğunluk arttırıcı plan kararı alınırken,gerekli nüfus hesaplamaları yapılmamış. Donatı alanlarının yeterliliği ile ilgili bilgi yok.

*  İmar mevzuatı, şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına kamu yararı açısından uygun olmadığı konusunda ortak bir kanaate varıldı.

* Alandaki planlama çalışmasının bölgenin bütününe ve kamusal kullanımlara olanak sağlama durumunun sorunlu olduğu, kamu yararını gözeten bir yaklaşımı ortaya koyacak ve plan değişikliğinin gerekçesinin kamu yararı olduğunu öne sürecek teknik ve nesnel gerekçelere dayandırılmadığı, bu açıdan kamu yararına uygun olmadığı sonucuna ulaşıldı.