Desteklerden sonra ihtiyaç ve KOBİ kredisinde talep artışı

KOBİ ve ihtiyaç kredilerinde özellikle 1 Nisan sonrasındaki talep önceki aylara göre yüksek seyrediyor. Koronovirüs sonrası tüketicilerin kredi taleplerindeki değişimi ve kredi pazarının genel durumunu değerlendiren HangiKredi CEO’su Oray Durmazoğlu, “11 Mart’a kadar konut kredisi, taşıt kredisi, ihtiyaç kredisi ve KOBİ kredisi açıkçası geçmiş aylara göre daha yüksek bir başvuru oranıyla ilerliyordu fakat 11 Mart sonrasında trend biraz değişti. Özellikle konut kredisi ve taşıt kredisi gibi şube bağımlılığı olan krediler tarafında bir talep daralması gözlemledik” dedi.

Konut kredilerinde bir daralmanın yaşandığını söyleyen Durmazoğlu, “Konut kredisi normalde haftalık olarak binde 6 oranında hacimsel büyüme yaşayan bir kredi türü. Bu binde 6’lık büyüme ayın ortasında binde 2’lere kadar geriledi. Daha sonra ise yüzde 80 olan konut kredisi kullandırım oranının yüzde 90’a çıkmasıyla konut kredisi, azalan ivmesini yeniden kazandı. Şubat ayında 40 binin üzerinde ipotekli konut kredisi kullandırıldı. Biz Mart ayında da bunun bu seviyeye yakın ya da en azından 35 binlerde olacağını düşünüyorduk ancak Nisan ayıyla birlikte daralmanın devam ettiğini görüyoruz. Konut kredisi ile ilgili Nisan ayında koronovirüs nedeniyle küçülme bekliyoruz. Koronovirüsün sadece ülkemizde değil globalde olumsuz etkileri var. Hükümetimizin aldığı önlemlerle koronovirüsün etkisi minimize edilmeye çalışılıyor” diye konuştu.

“İhtiyaç ve KOBİ kredisinde talep artışı”
Konut ve taşıt kredisi gibi başvuru sürecinde şubeye gitme zorunluluğu olan kredilerde talebin azaldığını dile getiren Durmazoğlu sözlerine şu şekilde devam etti:
“Hükümetin destek paketi açıklamasıyla, ihtiyaç kredisi ve KOBİ kredisinde talep artışı gerçekleşti. HangiKredi olarak gözlemimiz şubelerin de hizmet anlamında daralması, çalışma saatlerinin kısıtlanması ve çalışan sayısının azaltılması gibi durumlar tüketicileri dijitale yönlendirdiği.Bizim tespitimize göre 1 Nisan sonrasındaki talep önceki aylara göre çok yüksek. Bunun iki nedeni var. Birincisi kamu bankalarının açıkladığı destek paketi. İkincisi ise devletimizin yönlendirmesiyle bankaların ertelemeli kredi sunması. Erteleme seçeneğinden kredi kullanmış herkes yararlanabiliyor. Fakat erteleme seçeneğinden yararlanacak vatandaşlarımıza bankalar faiz masrafları çıkartabiliyor. Bu ne demek? Örneğin kredinizi üç ay ötelediniz, bunun karşılığında krediyi hangi faiz oranından aldıysanız buna bağlı olarak bir masraf tutarı çıkabiliyor. Yine de kredi kullanmış tüm tüketiciler erteleme talebinde bulunabilirler. “

“Tüketicilerin dijital şube tercihi devam edecek”
Evden çıkmamanın tavsiye edildiği bu günlerde tüketicilerin tüm alışveriş tercihleri gibi kredi başvuru tercihleri de dijitale kaydı. Durmazoğlu’nun konuyla ilgili yorumları ise şu şekilde:
“Bu süreç zorlu bir süreç. Önümüzde ne kadar bir zaman olduğunu da bilmiyoruz. Bu noktada da müşterilerin dijital alışkanlıklarının arttığını, şube bağımlılığının azaldığını gözlemliyoruz. Dolayısıyla ilerleyen süreçlerde de müşterinin kanal tercihi açısından şubeden çok dijitali tercih edeceğini düşünüyoruz.”