CNN Türk'te yer alan habere göre Konut sektöründe rayiç bedellerin piyasa değerlerine uyumlu hale getirilmesi planlanıyordu ve İstanbul’un bazı ilçelerinde bu uygulamaya başlandı. Artık ev sahipleri, belediyenin belirlediği rakamlar doğrultusunda evlerini satabilecek.

Gayrimenkul uzmanı Şenay Araç şöyle açıklıyor:
"Rayiç bedel, belediyelerin tespit ettiği metrekare arsa birim bedeli rakamıdır. Belediyeler, bu bedel üzerinden emlak vergisi tahsil ederler ve bu, belediyelerin önemli gelir kaynaklarından biridir. Satış işlemlerinde ise iş yerlerinden tutun, tüm satışlarda belediyeden rayiç bedel alınması zorunludur. Yani, satış yaparken belediyeden rayiç bedeli alınmalı; varsa emlak borcu kapatılmalı ve ancak bu işlemler tamamlandıktan sonra web tapu sistemine rayiç bedel girilebilir.
Türkiye’de rayiç bedeller 4 yılda bir güncellenir. Normalde enflasyon oranında yıllık artışlar yapılırken, dört yılda bir kapsamlı güncelleme zorunludur. Çünkü mevcut rayiç bedeller piyasa değerlerinin çok altında kalmaktadır. Genellikle vatandaşlar rayiç bedel üzerinden satış yapıyor, ancak gerçek satış fiyatları ile rayiç bedeller arasında ciddi farklar var. Hatta şu an yükselen rayiç bedeller bile konutların gerçek satış rakamlarına ulaşmış değil.

Her belediyenin kendi komisyonları bulunuyor. Bu komisyonlar, ilçedeki cadde, sokak ve sokağın işlevine, piyasanın güncel değerlerine göre rayiç bedelleri belirliyor. Yani aynı semtte, cadde ve arka sokakların rayiç bedelleri farklı olabiliyor. Belediyeler belirledikleri rayiç bedelleri muhtarlıklara gönderiyor, askıya çıkarıyor ve vatandaşların itiraz hakkı bulunuyor. Ancak şu an açıklanan rayiç bedeller, bazı noktalarda 10-20 kat artış gösterse de, gerçek satış rakamlarının hâlâ çok altında kalıyor. Konu yeni olduğu için piyasalarda yoğun tartışmalar yaşanıyor; zamanla rayiç bedel meselesinin dengeleneceğini düşünüyorum.
Bu durum vatandaşları mağdur eder mi? Hayır, esas etkisi emlak vergisi artışında ortaya çıkar. Ancak emlak vergisi yılda sadece bir kez, genellikle iki taksitte ve büyükşehirlerde binde iki, diğer şehirlerde ise binde bir oranında ödenir; yani çok büyük bir meblağ değildir. Ayrıca emeklilerin tek konutu varsa emlak vergisi ödeme zorunluluğu bulunmamaktadır. Dolayısıyla bu durumun abartılmaması gerekir. Aslında rayiç bedellerin gerçek satış bedellerine yaklaşması bile önemli bir gelişmedir.
Örnek vermek gerekirse; Kadıköy'de bazı sokaklarda metrekare fiyatları 3.774 TL’den 12.470 TL’ye, Erenköy’de ise 22.000 TL’den 107.000 TL’ye yükselmiş. Kadıköy geniş bir semt olduğu için Bağdat Caddesi ile Suadiye farklı fiyatlandırılmıştır. Nişantaşı bölgesinde ise fiyatlar 75.000 TL’den 300.000 TL’ye kadar çıkmıştır. Mecidiyeköy’de 87.000 TL, Bağcılar’da 12.000 TL’den 15.000 TL’ye, Başakşehir’de 1.134 TL’den 6.500 TL’ye, Beylikdüzü’nde 4.750 TL’den 9.670 TL’ye yükseliş yaşanmıştır. İzmir’de ise 6.566 TL’den 8.500 TL’ye, Kocaeli’nde 550 TL’den 20.000 TL’ye kadar artış gözlemlenmiştir. Bu rakamlar, hâlâ gerçek satış fiyatlarının çok altında kalmaktadır.

Ne yazık ki vatandaşlar tapu işlemlerinde rayiç bedel üzerinden işlem yapıyor. Rayiç bedel gösterildiğinde satışın resmi kısmı bankadan geçerken, fark genellikle elden ödeniyor. Bu durum ciddi riskler ve dolandırıcılıklara zemin hazırlıyor. En çok dolandırıcılık bu alanda yaşanıyor. Gerçek rayiç bedelleriyle gerçek satış rakamları birbirine yaklaştığında hem vergi kayıpları önlenmiş olacak, hem de satışlarda elden para alışverişi sorunları ortadan kalkacaktır. Ancak bu uygulamanın tamamen oturması şimdilik zor görünüyor, çünkü emlak vergisinde ciddi artış anlamına geliyor ve yaklaşık 30 milyon kişi bu vergiyi ödüyor.
Sonuç olarak, herkes satışını gerçek rakamlar üzerinden beyan etse hem vergi kayıpları önlenir hem de elden para alışverişiyle yaşanan sorunlar sona erer. Şu an İstanbul’da en yüksek rayiç bedel Nişantaşı Abdülhak Hamit Caddesi’nde olup, metrekare birim fiyatı 600.000 TL’ye kadar çıkmaktadır. Bu da İstanbul’un en değerli noktasıdır."
Yorumlar
Kalan Karakter: